Kaçakçıdan Vergi...
Emin PAZARCI
Dün, bazı gazetelerde bir haber vardı. “Kaçakçıların, kumarbazların, tefecilerin ve fuhuştan gelir elde edenlerin de vergi ödeyeceği” belirtiliyordu. Oysa uygulama yeni değil.
Bizim vergi düzenlememizde bu var! Yeter ki Maliye yakalasın; hiç affetmiyor. Vergi Usul Kanunu’na göre fahişeden de kumarbazdan da tefeciden de diğer yasal olmayan faaliyetlerden de vergi alınıyor. Bizim mevzuatımız yasaklanmış fiilden elde edilen kazancın bile vergilendirilmesi esasına dayanıyor.
2010 yılında, İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız, Başbakan’a bir soru önergesi vermişti. İnternetteki “Özel dedektif” ilanlarından yola çıkarak, soruyordu:
- Bunlar yasal mı değil mi?
Çünkü o günlerde bazı özel dedektifler, Maliye’ye başvurup vergi mükellefi oluyor, sonra da ilanlar yayımlıyorlardı:
“İşte vergi mükellefiyeti olduğumuza dair belge. Biz, Türkiye’nin ilk yasal özel dedektiflik kuruluşuyuz.”
Bu ilanlar, vatandaşın kafasını alabildiğine karıştırıyordu!
Soru önergesine İçişleri, Sanayi ve Maliye Bakanlığı’ndan gelen cevaplar oldukça ilginçti.
Başta İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın cevabı vardı...
“20 Ağustos 2009 tarihinde il valiliklerine gönderilen talimatla özel dedektifliğin yasal bir dayanağının olmadığını bildirdik” deniliyordu.
Hatta daha da ileri gidiliyor, bu tür faaliyetlerde bulunan kişi ve kuruluşlar hakkında gerekli yasal işlemlerin yapılması gerektiğinin altı çiziliyordu.
Altında ise Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın verdiği bilgiler yer alıyordu...
Bakanlığın, özel dedektiflik konusunda faaliyet göstermesi için hiçbir şirkete kuruluş izni verilmediği bilgisi yer alıyordu.
Cevaplar açık ve netti. Özel dedektiflik yasal bir faaliyet değildi. Peki, bu gerçeğe rağmen, vergi dairelerine başvurup nasıl vergi numarası alabiliyorlardı? Yoksa vergi mükellefi olmadıkları halde, vatandaşa gerçek dışı bilgi mi veriyorlardı?
En altta yer alan Maliye Bakanlığı’nın yazısına bakınca, durum anlaşılıyordu. Vatandaşa yanlış bilgi veren yoktu. Vergi daireleri, gerçekten de “Ben özel dedektifim” diye başvurana vergi numarası veriyordu.
Şimdi hemen “Nasıl olur?” demeyin. Oluyor, çünkü yürürlükteki Vergi Usul Kanunu böyle emrediyor. Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı’nın önerge cevabına eklenen yazısında “nasıl olduğu” anlatılıyor:
1) Vergiyi doğuran olayın kanunlarla yasak edilmiş bulunması, mükellefiyeti ve vergi sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. (Vergi Usul Kanunu, 9. Madde’nin 2. Fıkrası)
2) Biz, kanunla yasaklanmış fiiller dolayısıyla kazanç elde ettiği belirlenenleri de vergi mükellefi yapıp, bu faaliyetlerden elde ettiği kazançların da vergisini almakla görevliyiz.
3) Onların vergi mükellefi olarak tanınmaları, bildirdikleri faaliyet için ilgili kurum ve mercilerden izin alınmasına ilişkin yükümlülükleri ortadan kaldırmaz.
Durum bu!..
Yani, uygulama yeni değil. Maliye açısından kazancın nereden ve nasıl elde edildiği hiç fark etmiyor. Faaliyet yasadışı da olsa, uyuşturucu ticareti veya fuhuştan da elde edilse, vergi daireleri elde edilen kazanca ve tahakkuk eden vergiye bakıyor.
Yeni uygulamanın amacı başka...
Vergi Usul Kanunu’nun 9. Maddesi’nde var olan bir hükme işlerlik kazandırılması hedefleniyor.
Amaç, illegal yollardan gelir elde eden kişi ve gruplarla daha etkili mücadele etmek. Bundan sonra, kanunların yasakladığı faaliyetler yoluyla gelir elde edenler, enselerinde Maliye’nin de nefesini hissedecekler.
Emniyet birimleri, buralara baskınlar düzenleyecek. Adli işlemler yapılıp, idari para cezaları kesilecek. Ama yetmeyecek. Hazırlanan dosyalar Maliye’ye de gönderilecek. Onlar da yasadışı faaliyetlerden elde edilen gelirin vergisini hesap ederek “hadi öde” diyecek.
Kaynak; Akşam